18 Mart 2015 Çarşamba

Bana göre aşk hala çok kıymetli, hala çok yüce... Aşktan bahsedenler beş para etmiyor sadece!
"S.M"-18.03.2015

17 Mart 2015 Salı

Mutlu değilim çünkü kendime yasakladım, mutluluğu sadece soyadımda sakladım...
"Selçuk Mutlu"- 17.03.2015
Gölgesi olmak değilse niyeti bir başkasının, kurduğu her cümle kendini yansıtmalı insanın...
"S.M"-17.03.2015

12 Mart 2015 Perşembe

Ne kadar güvenirsen güven yanılmaz hislerine; yine de takılıyor işte yüreğin düşük ihtimallerin peşine...
"S.M"-12.03.2015

11 Mart 2015 Çarşamba

Nasıl diyebilirsin ki yanlış yoldasın diye birine? 
Senin yanlışların, onun doğrularıdır belki de...
"S.M"-11.03.2015

10 Mart 2015 Salı

Zaman zaman eskilerden bahsederim, eskide kalan güzel şeylere değinirim yazılarımda...
Yaşımın ötesinde konuştuğumu düşünebilir, büyük şehirlerin büyük insanları ama bilemezler; Yozgat'ı, Sivas'ı, Çankırı'yı yada Tokat'ı sonuçta...
Sizler büyük şehirlerde hızla gelişen teknoloji ile çağ atlarken, bizler 15 yıl geriden takip ediyorduk yaşam standartlarınızı mesela...
Mesela sizler renkli televizyonlarla tanıştığınızda, bizler hala radyo dinliyorduk gaz lambasının ışığında, köylerde, kasabalarda...
Doğrudur yinede yaşım küçüktü biyolojik anlamda. Belki üç, belki beş yaşlarındaydım henüz daha...
Nihayetinde sonuç ortada; o imgeler var ya o imgeler, inanın dün gibi hatırımın baş köşesinde hala...
"S.M"10.03.2015
Buz mavisiydi düşlerin senin, bense güneş sarısı hayallerin peşinde 
Kim bilir, bir olsaydık belkide yeşillenebilirdik bir sevda ikliminde 
Lakin sen; yanmaktan, ben; donmaktan korkmuştuk, günün birinde 
Ayırdık yollarımızı. Ve yeşile yer vermedik kaderin bizli tuvalinde 
"S.M"-10.03.2015

9 Mart 2015 Pazartesi

Asla yapmam dediğimiz her şeyi yaptık hemen hemen. Yine de vazgeçemedik asla yapmam demekten...
"S.M"-09.03.2015
Eskiden farklıydı bazı şeyler...
Mesela küçük şeyler, büyük mutluluklar yaratırdı yüreklerde.
Ve her ne kadar aksini düşünseniz de insan daha değerliydi eskilerde.. Samimiydi mesela, sıcaktı davranışlar...
Komşuluklar başkaydı, arkadaşlıklar başka, ilişkiler bambaşka...
Hoş görü vardı, iyi niyet vardı ve günü birlik değildi sevdalar...
Sahi sevdalarda farklıydı o zamanlar. Kolay da değildi üstelik. Aylarca mektuplaşılırdı öncesinde. Sonra yan yana gelinirdi ama öyle sarmaş dolaş, el ele, diz dize değil. Arada mutlaka bir insan kadar mesafe olurdu... Tuhaf gelecek size ama daha samimi ve daha gerçekti göz göze gelindiğinde hissedilen sevgi. Ki öyle üç beş günlük bir şey de değildi, yıllarca sürüp giderdi... Bir çokları evlendi mesela, boyları kadar çocukları var. Üstelik mutlular da...
O zamanlarda kurulan arkadaşlıklar hala devam ediyor mesela...
Bir araya gelinir zaman zaman, eski günler yad edilir, bu günlerden bahsedilir. Öyle menfaatsiz, çıkarsızca...
Şimdi bakıyorum da yeni nesle; her şey menfi, bencilce, değişken ve sahte samimiyetlerin gölgesinde gerçekleşmekte...
Eskiden farklıyı bazı şeyler. Keşke hiç eskimeseydiler...
"S.M"-08.03.2015

6 Mart 2015 Cuma

Takvimler 6 martı gösteriyordu, günlerden cumaydı, sabah ezanına karışmıştı bir bebeğin ağlaması ve ben gelmiştim nihayetinde dünyaya... Şimdi anlıyorum ağlamama neden olan o tokatın hikmetini. Mesaj açıktı "Hayat bu! Beklemediğin anda beklemediğinden yiyeceksin tokatı."
İyiki doğdum mu bilemem ama iyiki yemişim diyebilirim o ilk tokatı...
"S.M"-06.03.2015

2 Mart 2015 Pazartesi

Sessizliğin duyulsa da kilometrelerce uzaktan,
Kimsenin haberi olmaz gözünden akan yaştan...
"S.M"-02.03.2015